ÖFKE… EN TEHLİKELİ KORUYUCU!!!

Öfke; engellenme, saldırıya uğrama, tehdit edilme, yoksun bırakılma, kısıtlanma, v.b. gibi durumlarda hissedilen ve genellikle neden olan şeye ya da bireye yönelik şu ya da bu şekilde saldırgan davranışlarla sonuçlanabilen oldukça yoğun, negatif bir duygudur. Öfkenin tanımlarına kısaca göz attığımızda, genellikle öfkenin, engellenme, haksızlığa uğrama şeklinde, bireylerin fiziksel ve psikolojik olarak var oluşuna yönelik tehdit nedeniyle duyulan korku sonucunda ortaya çıkan bireyin kendini korumasına imkan veren doğal bir duygu olduğunu görürüz. Bireyi dış tehditlere karşı harekete geçiren öfke duygusunun yaşanması kaçınılmazdır. Bireyleri öfkelendiren sebepler engellenme, önemsenmeme, aşağılanma, keyfi bir tutumla karşılaşma ve saldırıya uğramaktır. Birey “haz” yaşamaya dönük bir canlıdır. Bebek hayata bütünüyle haz duygusunu yaşamaya yönelik başlar. Bireyin haz duygusunun önüne çıkan düzenlemelerin başında eğitim ve terbiye gelir. Haz dünyasını engelleyecek her durum, olay ya da kişi, bireydeki öfke duygusunun en başta gelen sebebidir.

Öfke ve kızgınlık yönetimi tekniklerinin amacı, öfkenin ve kızgınlığın yol açtığı duygusal ve fizyolojik tepkileri azaltabilmektir. Öfke ve kızgınlığa yol açan bireyler ve olaylar yok edilemez; onlardan kaçınılamaz ve onlar değiştirilemez. Yapılabilinecek tek şey bu bireyler ya da olaylar karşısında gösterilen içsel ve dışsal tepkileri kontrol edebilmek, onları yapıcı bir şekilde yönetebilmektir. Öfke kontrolünde gevşeme teknikleri, düşünme tarzlarını değiştirmek, problem çözme stratejileri, sağlıklı iletişim, mizah kullanma ve zaman zaman çevrenin değiştirilmesi oldukça etkilidir.

Ayrıca davranış değiştirme tekniklerinde;

• Sosyal destek sistemlerini kullanma
• Yoga
• Masaj
• Mizah kullanma
• Sosyal, kültürel ve sportif etkinliklere katılma da etkili yöntemlerdir.